27 Eylül 2013 Cuma



Kitabın arka kapağında yazan yazar hakkındaki kısa bilgiyi anlatıyor aslında kitabın farkı; yazarın intiharla biten hayatı...

Alkolik bir konsolos, kahraman. Aslında alkolik olmasının sebepleri var; eşinin yakınları ile kendisini aldatması ve tüm bu ikiyüzlülük karşısında kendisini içkiye teslim etmesi. Çevresi konuşmak için ayık ol dediğinde, bu benim ayık halim demesi de ayrı bir kaçış sanırım.

İnsanların kendisini aldatması, küçük yaşta öksüz kalması, aitlik hissetmemesi (Kızılderililere katılma isteğini) ve hüküm süren savaşın içinde cehennemde hissetmesi ve sadece kendisini gerçek dürüst kişi görmesinden bahsediyor. Ayrıca sık sık cehenneme göndermelerde bulunuyor. Yaşadığı yerin zaten bir cehennem olduğu ve gidecek başka bir cehenneminde olamayacağından bahsediyor.

Karısıyla ile ilgili ilginç detaylardan da bahsediyor; (kendisi bir İngiliz olduğu halde sömürge olan) Hindistan’da doğması ve eşinin ise aynı enlemde bulunan Hawaii de bir adada doğması. Bu biri doğuda biri batıda birbirine oldukça uzak, aynı enlemde olan iki merkezin birleştiği yerin de, iki yanardağ arasında kalan bir şehirde evliliklerini kurtarma çalışmalarının (sadece Yvonne'nin uğraşı) da bu enleme denk gelmesinde ki tesadüfü! sorguluyor.
Fakat, yine de ne eşi kedisini adalı (kitapta Ada’da Yvonne’yi kabul etmedi yazıyor) ne de kendisi bir İngiliz ya da Hindistanlı hissetmeyip bu iki yanardağ arasında sıkıştıklarını ve cehennemi yaşadıklarını düşünüyorlar.

Okuması emek isteyen bir kitap bana göre, sık sık İspanyolca kelimeler çevirisiz şekilde kitapta başıboş dolaşması beni yordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder